Çarşamba, Eylül 07, 2011

Bilmemekten korkuyorum.

http://fizy.com/#s/1ku1gd - Hayatımda fon müziği olsana sen ya?

Vazgeçtim. Keşke senin sesin olsa hayatımın fon müziği. Çalsa durmadan, başa sarıp dinlesem "Seni seviyorum"larını. Olasılığı olsa en azından. Bir amaç olsa benim için. Bir belirlilik, bir umut, bir biz.
Emin değilim, bilmiyorum. Bilmediğimden korkuyorum, karanlıkta kalmaktan mesela. Sen orada mısın, bilmiyorum. İşte bu yüzden bok tadında hayat yaşıyorum. Sana yaklaşıyorum belki. Belki. Sana söz verdiklerimi yapıyorum bir bir. Senin gurur duyacağın biri olurum belki de.
Ben olmak hiç eğlenceli değil, biliyor musun? Hep bir bekleyiş var, hep birini, hep seni. Peki seni bekleten ne? Görmedim mi sanıyorsun yaralarını. Ben senden kaçmadım onları gördüğümde, daha da yaklaştım. Acıttım mı canını? İyileştirmeye çalışmıştım oysa ki.
Sen olmasan da çalıyorum ben sana ait plakları. Tekrar ve tekrar. Haberin vardır bundan, söylemiştim; unutmamak için senin elime dokunuşunu, her gün aynı yerde oturuyorum diye. Belki de yer edinmedi düşüncelerinde bu, sen unuttun, aynı benim sende yer etmediğim gibi.
Bazen kendimi kocaman bir soru işareti gibi hissediyorum. Cevap verilmeyen, yalnız bırakılmış ve karanlığa hapsedilen. Amacıma uygun olamıyorum nedense sensiz. Her şey aşağı düşüyor, her şey mahvoluyor.
Keşke parmak uçlarımı acıtan soğuğu kesse senin ellerin.
O karanlıkta başka biri var mı? Nefes almak güçleşiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder